Antik Tiyatro
Akropolisin doğu ucundaki yamaçta yer alan ve Mola Burnu’nun batısında, deniz fenerinin güneyindeki konumlanmış tiyatro tamamen toprak altındadır. Tiyatronun basamaklarının oturduğu kavis oldukça muntazam bir şekilde belirgindir. Bu denli toprak örtüsü altında olması yapının nispeten iyi korunagelmiş olma ihtimalini artırmaktadır. 2022 kazı sezonu içerisinde ilk sistematik kazı çalışmalarına başlamış olduğumuz Perinthos Tiyatrosu’na ilişkin ilk çalışmalara göre İmparator Hadrianus ve karısı Sabina adına sunulan bir adak yazıtı bulunmuştur. Bu yazıtın kentte var olduğu bilinen bir imparatorluk tapınağına ait olma ihtimali ile birlikte, söz konusu bu yazıtın tiyatroya ait olduğu (Seure 1898, 598), ayrıca bir takım heykel kaidelerinin de bir zamanlar tiyatroda yer aldıkları öne sürülmektedir (Sayar 1998, 14-17).
Sistematik kazı çalışmaları sonucunda elde edilen ilk bulgulara göre tiyatronun oldukça büyük bir sahne binasına sahip olup genel olarak Hellen tipolojisinde inşa edildiği gözlenmiştir. Bu bağlamda yapının Hellenistik Devir’de ilk kullanım evresini görüp Roma Devri’nde de sahne binası eklemesi ile kullanıldığı söylenebilir.
Yapının thetron (seyircilerin oturup oyunu izledikleri bölüme verilen genel ad) bölümünde gerçekleştirilen sondaj çalışmalarında toprak üst örtüsünün 4 metre aşağısında in-situ (orijinal pozisyon) oturma basamaklarına ulaşılmıştır. Böylesine yoğun bir toprak dolgusunun varlığı, yapının bütününün gömük olduğunu göstermektedir.
Kazı çalışmaları çok yeni olduğundan ve yapı oldukça büyük olduğundan plan tipi hakkında bir şey söylemek oldukça güçtür. Ancak elde edilen veriye göre Antik Trakia Bölgesi’nin (Genel hatlarıyla İstanbul-Makedonya arası geniş bir coğrafya) bilinen en büyük tiyatro yapısı olduğu kesindir. Ayrıca Antik Roma Devri tiyatrolarının en büyüklerinden biri olduğu oldukça yüksek bir ihtimaldir. Kazı çalışmalarından elde edilene arkeolojik bulgulara göre yapı MS 5-6. yüzyıllara kadar kullanım görmüş olup söz konusu tarihlerden sonra özellikle oturma basamaklarının üst kotlarının tahrip edildiği anlaşılmıştır. Aynı tahribatın izlerini sahne binasında da görmek mümkündür. Ancak söz konusu tahribatın sahne binası özelinde yüzeydeki toprak üst seviyesinin yaklaşık 4 metre aşağısından sonra var olmadığı düşünülmektedir. Durum böyle ise oturma basamaklarının da büyük bir bölümü hala yerlerinde duruyor olabilir. Tüm bu soruları cevaplamak için kazı çalışmalarının devamında elde edilecek veri oldukça önemlidir. Bu bağlamda 2023 yılı ve devamında kazı stratejimizin en önemli adımını Perinthos Tiyatrosu oluşturmaktadır.